Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı Bilişim Suçları Soruşturma Bürosu Savcısı Nihat Özcan'ın yürüttüğü soruşturma kapsamında 17 şüpheli teknik ve fiziki takibe alındı.
Belirlenen adreslere operasyonlar düzenlendi. Örgüt lideri olduğu tespit edilen Burak Özdemir ve 13 kişi yakalandı. Nijerya uyruklu 3 şahsın ise yurt dışına firar ettiği anlaşıldı.
Bazı örgüt üyeleri etkin pişmanlıktan yararlanmak için itirafçı oldu. Detaylar gün yüzüne çıktı.
Firmaların elektronik posta trafiğine sızdılar
Örgüt üyeleri adına yabancı isimlerle şirketler kurdular. Sahte internet siteleriyle aynı adı taşıyan e-posta adresleri üzerinden kurumsal imaj çizdiler.
Hem uluslararası ticaret yapan yerli ve yabancı firmaların elektronik posta trafiğine sızdılar. Hem de gerçekte var olmayan ürünleri pazarladılar.
Bu yöntemle, örgüt; sadece birkaç ayda 1 milyon dolara yakın dolandırıcılık faaliyeti yürüttü. Örgüt üyeleri adına açılan şirketlerin banka hesaplarına yatırılan paralar, Nijerya uyruklu kişiler yoluyla yurt dışına kaçırıldı.
Örgüt, Gürcistan, Çin ve Bulgaristan ağırlıklı olmak üzere birçok ülkede faaliyet gösterdi. Yabancı iş insanlarıyla sosyal medya üzerinden iletişime geçti.
Kanser, tüberküloz ve birçok hastalığın tedavisinde kullanılan ama gerçekte var olmayan ürünleri satışa sundu. Örgüt, iş insanlarını, bu ürünlerin pek çok ilacın ham maddesi olduğuna sahte belgeler yoluyla inandırdı.
Enerji sektörüne de el attılar
Koronavirüs antijen testi ve oksijen solunum maskesi de sözde satışı yapılan ürünler arasında. Örgütün, enerji sektörüne de el attığı anlaşıldı.
Bulgaristan'da ticaret yapan bir petrol şirketinin, var olmayan gaz tanklarının satışı vaadiyle dolandırıldığı belirlendi.
Şebeke, ağına düşürdüğü kişilerden aldığı ödemelerin yanında, sigorta bedelini de tahsil etti. Nakliye ve gümrük ücreti adı altında daha ürünü teslim etmeden defalarca ödeme alındı.
Soruşturma kapsamında suç örgütüne üye olma ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından 7 kişi tutuklandı. 3 Nijeryalı örgüt üyesi ise aranıyor.