Türkiye, buzlarla kaplı kutup bölgesindeki Svalbard Takımadaları’nın statüsünü belirleyen Spitsbergen Antlaşması’na taraf olarak bölgedeki ekonomik ve bilimsel faaliyetlerini genişletme yolunda önemli bir adım attı.
7 Mart 2025 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile yürürlüğe giren anlaşma, Türk vatandaşlarına ve şirketlerine adalar üzerinde mülk edinme, ikamet etme, balıkçılık, madencilik ve denizcilik faaliyetlerinde bulunma hakkı tanıyor.
Kuzey Kutbu'nun dibinde olan adanın soğuğuna dayanabilen Türk vatandaşları, dünyanın en kuzeyinde bir ev edinebilecek, çalışabilecekler.
1920’de Paris’te imzalanan ve 1925’ten bu yana yürürlükte olan antlaşma, Norveç’in Svalbard üzerindeki egemenliğini tanırken, taraf ülkelerin vatandaşlarına çalışma, ikamet ve akademik haklar sağlıyor.
KUZEYİN KAPILARI TÜRKİYE'YE AÇILDI
Türkiye’nin anlaşmaya taraf olmasıyla birlikte, Türk bilim insanları Svalbard’da kurulacak araştırma merkezlerinde bilimsel faaliyetler yürütebilecek ve Türk öğrenciler, bölgede faaliyet gösteren Svalbard Üniversite Merkezi’nde eğitim alma hakkına sahip olacak.
Türkiye, bu adımıyla Arktik bölgesinin doğal kaynaklarından yararlanmayı ve küresel bilimsel araştırmalarda daha aktif bir rol üstlenmeyi amaçlıyor. Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, Türkiye’nin Arktik Konseyi’ne gözlemci üye olma hedefini koruduğunu belirtti.
Son yıllarda Türkiye, Arktik bölgesine yönelik bilimsel çalışmalarını yoğunlaştırdı. TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi’nin öncülüğünde düzenlenen Ulusal Arktik Bilimsel Araştırma Seferleri kapsamında, Norveç’in münhasır ekonomik bölgesi ile Svalbard Adaları ve kara sularında çeşitli araştırmalar gerçekleştirildi.
26 Haziran – 25 Temmuz 2024 tarihleri arasında tamamlanan dördüncü sefer (TASE-IV), Türkiye’nin Arktik bölgesine yönelik uzun vadeli araştırmalarının bir parçası olarak değerlendiriliyor.
Türkiye’nin Svalbard’daki varlığını artırması, bölgedeki ekonomik ve bilimsel faaliyetlerin yanı sıra uluslararası iş birliklerini de güçlendirme potansiyeline sahip.
EN BÜYÜK YERLEŞİM, 2 BİN 500 KİŞİ
Svalbard Takımadaları, Norveç'in kuzeyinde, Arktik Okyanusu'nda yer alan ve toplamda 61 bin 022 kilometrekarelik bir alanı kaplayan bir adalar grubu.
En büyük adası olan Spitsbergen, 37 bin 673 kilometrekarelik yüzölçümüyle takımadaların büyük bir kısmını oluşturuyor. Svalbard'ın yüzeyinin yaklaşık yüzde 60'ı buzullarla kaplı. En yüksek noktası ise 1.717 metre yüksekliğindeki Newtontoppen zirvesi.
Bu soğuk ve zorlu coğrafyada, küresel tarımın geleceğini güvence altına almak amacıyla 2008 yılında Svalbard Küresel Tohum Deposu kuruldu.
Longyearbyen yakınlarındaki bir dağın içine inşa edilen bu depo, dünya genelindeki bitki türlerinin tohumlarını güvenli bir şekilde saklamayı hedefliyor.
Depo, doğal ve insan kaynaklı felaketlere karşı bir güvence olarak tasarlanmıştır. Svalbard'ın soğuk iklimi ve jeopolitik istikrarı, bu stratejik tesis için ideal bir konum sağlıyor.
Svalbard Takımadaları'nda kalıcı yerleşim bulunan birkaç kasaba ve araştırma istasyonu mevcut. En büyük yerleşim yeri ve yönetim merkezi olan Longyearbyen, yaklaşık 2 bin 465 kişilik nüfusa sahip.
Bu kasaba, Svalbard Valiliği'nin merkezi olup, havaalanı, hastane, okul, üniversite, spor merkezi, kütüphane, kültür merkezi, sinema, oteller, banka ve müzeler gibi çeşitli altyapı ve hizmetlere ev sahipliği yapmakta.
Diğer önemli yerleşimlerden biri, yaklaşık 440 kişilik nüfusuyla Barentsburg. Bu Rus yerleşimi, kömür madenciliği faaliyetleriyle biliniyor. Kasabadaki tüm tesisler, Arktikugol şirketine ait.
Ny-Ålesund ise kuzeybatı Spitsbergen'de bulunan ve dünyanın en kuzeydeki sivil yerleşimi olarak bilinen bir araştırma merkezi. Kışın yaklaşık 35, yazın ise 180 kişilik bir nüfusa sahip olan yerleşim yanında, Polonya'nın işlettiği Hornsund'daki araştırma istasyonunda 10 kişi görev yapmakta. (Sözcü)