Uzmanlar ilk 4-6 ayda anne sütü emmemiş bebeklerde ishal vak’alarının daha fazla görüldüğünü belirtti. Ayrıca iyi temizlenmemiş biberon ve emzik ile oda sıcaklığında bekleyen pişmiş gıdaların ishale sebep olduğu belirtildi.

Dünyada her yıl 5 yaş altı çocuklarda bir milyar ishal vak’ası görüldüğünü belirten Burtom Özlüce Tıp Merkezi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Ayşe Tarım, çocuklarda ishal hakkında önemli bilgiler verdi. İshalli hastalıkların 4 gruba ayrıldığını belirten Tarım, bunları akut ishal, dizanteri (kanlı) ishal, persistan (uzamış) ishal ve kronik ishal olarak sıraladı. Tarım, "Akut ishal, ani başlayan 14 günden kısa süren (çoğunlukla 7 günde sonlanan) ishaldir. Dışkıda kan yoktur. En sık etken olarak rota virüsü ve kolibasiliyi görmekteyiz. Dizanteri ishal, kanlı ishal olarak bilinir. Barsak cidarında hasar oluşur. Burada da şigella, salmonella, kolibasili ve amip görülmektedir. Uzamış (persistan) ishal, 14 günden uzun süren ishaldir. Sebebini araştırmak gerekir. Kronik ishal, 1 aydan uzun süren ishaldir. Çoğunlukla altta yatan bir sebep vardır" dedi.

İshalli hastalıkların ortaya çıkmasında bazı risk faktörlerinin olduğunu belirten Tarım, ilk 4-6 ay anne sütü alınamaması, biberon ve emziklerin temizliğinin tam yapılamaması, pişmiş gıdaların oda sıcaklığında beklemesi, temiz olmayan su kullanımı, tuvalet sonrası ellerin yıkanmaması ve evde yeterli kanalizasyonun bulunmamasının ishalli hastalıkların ortaya çıkmasına sebep olduğunu söyledi.

Çocuklarda ishalin 6-11 ay arası daha sıklıkla görüldüğünü belirten Ayşe Tarım, sebebinin ise anneden geçen koruyucu faktörlerin azalması ve çocuğun bağışıklığının henüz olgunlaşmamış olması olduğunu belirtti. İshalde mevsime göre farklılıklar bulunduğunu aktara Tarım, "Bakteri ve amip ishalleri daha çok yazın görülürken, rota virüs ishaller kış aylarında sıktır. İshalle gelen çocuğa ateş, kusma, karın ağrısı, karında şişlik, halsizlik gibi belirtiler de eşlik edebilir. Su kaybı ileri derecede olunca çocukta uykululuk hali, ciltte morluk, el ve ayaklarda soğukluk gibi belirtiler de eklenebilir. Antibiyotik tedavisine gerek duyulan ishallerin çoğu dizanterik tipte bakteriyel ishallerdir" dedi.

Tarım sözlerini şu şekilde sürdürdü:

"İshal tedavisinde maksat sıvı ve elektrolit (Na, K) dengesini korumaktır. İshal başlar başlamaz evde uygun sıvı gıdalar verilmeye başlanmalı, emzirme artırılarak sürdürülmelidir. Çünkü sıvı kaybı özellikle 12 ay altındaki çocuklarda hızla gelişebilir. İshal başlayınca emzirme ve beslenmesi kesilen, günde 8’den fazla sulu kaka yapan, 2’den fazla kusan çocuklarda dehidratasyon (susuzluk) çok çabuk gelişir. Bu çocuklar huzursuzdur, gözyaşı ve idrar çıkımı azalmıştır. Dudaklar ve dil kurudur. Cilt soğuktur. Solunum hızlanabilir. Dehidratasyonu (susuzluk belirtileri) olmayan çocuklar evde sıvı alımı artırılarak izlenebilir. Dehidratasyonu önlemek için tavsiye edilen, kaynamış ve ılınmış su, çorba, pirinç suyu, ayran, elma, şeftali suyu gibi meşrubatlardır. Ek gıdaya geçmeyen bebeklerde emzirme sıklaştırılır. Her ishalden sonra 2 yaş altına 1/2-1 çaybardağı, 2 yaşından büyüklere 1/2-1 subardağı kadar kusturmadan yudum yudum verilebilir. Anne sütüne devam edilmeli, sık sık emzirilmeli. Anne sütü almıyorsa her zamanki mamaya devam edilmelidir. Bebek 6 aydan büyük ve ek gıda alıyorsa kısa aralıklarla enerjiden zengin,protein de içeren yumuşak püre şeklindeki yiyecekler (yoğurt, yağsız et, patates püresi, pirinç lapası) taze hazırlanarak verilebilir. Probiotik eklenebilir. Potasyumdan zengin besin olarak muz püresi ya da taze sıkılmış meyve suyu verilebilir. Şeker yerine nişastalı yiyecekler (tahıllı gıdalar)seçilmelidir. Öğünler az ama sık sık yedirilmelidir. İshal geçtikten sonra iki hafta süreyle 1 öğün fazla verilerek çocuğun kaybettiği büyümeyi yeniden yakalması sağlanmalıdır. Çocuğun durumu 3 günde düzelmiyorsa veya çok fazla kaka yapma, tekrarlayan kusmalar, yemek yiyememe, su içememe, ateş, belirgin huzursuzluk ve susama, dışkıda kan görülmesi halinde hemen doktora götürülmelidir".

Kaynak: iha