AK Parti İzmir Milletvekili Mahmur Atila Kaya, TR35 ekranlarında yayınlanan Kent ve Siyaset programında Mehmet Ali Deniz’in İzmir ve ülke gündemine ilişkin sorularını yanıtladı.

Kent gündemini değerlendiren Kaya, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni eleştiri yağmuruna tutarken Dünya Bankası kredisi ve emsal artışı konularında İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yüklendi. 

“BİR KULAKTAN GİRİYOR, DİĞERİNDEN ÇIKIYOR” 

Depremin ardından İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin depremin ardından somut herhangi bir hizmeti olmadığını ifade eden Kaya, deprem konutları örneğini verdi ve “Biz 10 aylık süre içerisinde bu yapıları yaptık ve somut olarak kendisi orada duruyor.  Özellikle bu noktada yerel yönetimlerin elini taşın altına koyması lazım. Yapacağı çok iş var. Depremin ardından yapılan hiçbir şey yok. Bir yıldır sadece laf var. Ne ilçe belediyesi ne de büyükşehir belediyesi bu konuda hiçbir adım atmadı. Biz bu konuda çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Bizim yaptığımız hizmet somut. Orada duruyor. Onların ki yok. Gözle görülmüyor. Kulakla da pek duyulmuyor. Duyuyorsunuz ama bir kulaktan giriyor, diğerinden çıkıyor” dedi. 

“KENDİ GENEL BAŞKANINI YALANCI YERİNE KOYDU” 

Dünya Bankası kredisi konusundaki birbirinden farklı söylemlere de değinen Kaya, Başkan Soyer’in CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu yalancı konumuna düşürdüğünü ifade etti ve “Bu konuda fazla söze gerek yok. Sayın Soyer’in AK Parti İl Başkanlığı ziyaretinde çok net kullandığı ifade şuydu: İmzalanan bir sözleşme yok henüz. İmzalanmayan bir şey de cumhurbaşkanının onayına gitmez. Dünya Bankası ve İzmir Büyükşehir Belediyesi kurumsal yapısı olan yerler. Yazıyla konuşur, sözle değil. Hala imzalanmış bir sözleşme olmadığın ifade eden Sayın Tunç Soyer Ama neden böyle bir şey yapıyorlar? Sayın Kılıçdaroğlu’nun ilk ziyaretinde de bir konuşma yapmıştı. Ama sonra Tunç Soyer AK Parti İl Başkanlığı’nda ‘İmzalanmış bir sözleşme yok’ dedi, çark etti. Yani kendi genel başkanını yalancı yerine koydu. Baktığımızda bunun sistematik bir hale geldiğini görüyoruz. Herhalde bunu oturup konuşmuşlardır. Ama bu gelişinde de Sayın Kılıçdaorğlu’nun bunu tekrar edişi… ki ben şunu söylüyorum. Ben CHP’li milletvekili arkadaşlarımıza söyledim. Sayın Tunç Soyer’e güvenip bir açıklama yapmayın, daha sonra çark edip sizi taca çıkartabilir. Onun beyanatlarını asla kabul etmeyin. Örneği çok bunun. Bir dediğini ertesi gün başka bir yaklaşımla değiştiriyor. Yerel basına çıktığında ayarı bir konuşma tarzı var. Hepsi de gerçek dışı, farklı bir dünyadan İzmir’e bakıyor. Siz gitmişsiniz AK Parti İzmir İl Başkanı Kerem Ali Bey’le toplantı yapmışsınız, belirli konularda mutabık kalmışsınız. Deprem konusuna siyaset üstü bir yaklaşım ortaya konulmuşken Kılıçdaroğlu’nun yine aynı sözleri tekrar etmesi ve sanki imzalanmış bir sözleme varmış gibi ‘Cumhurbaşkanlığı’ndan onay çıkmıyor’ demesi açıkçası başarısızlıklarını örtmek için yalana sarılmak manasına geliyor” diye konuştu. 

“YETKİ TAMAMEN ONLARDA” 

Kılıçdaroğlu, dün depremzedelerle olan buluşmasında Başkan Soyer’e emsal artışı çalışması yapılması yönünde talimat vermiş ve Kılıçdaroğlu’nun sözleri depremzedeler tarafından oldukça olumlu karşılanmıştı. Emsal artışının yeni bir konu olmadığını ve CHP’nin emsal artışını yeni bir konu gibi lanse etmeye çalıştığını söyleyen Kaya, yetkinin tamamen büyükşehirde olduğunun altını çizdi ve “Sabah Soyer’in açıklamasına baktım. Emsal artışı yeni bir konu ve üzerine çalışacağız diyor. Aylardır konuşuluyor bu konu. Nasıl yeni? Bu, tamamen büyükşehirin yetkisinde. Belediye plan yapacak. Kimsenin onayına bağlı olan bir hadise değil. Ama gelin görün ki 1 yıldır yapmadılar. Yapmadıkları gibi beceriksizliklerini, başarısızlıklarını, bahaneyi gerçek dışı beyanla Genel Başkanları düzeyinde de Sayın Soyer yine Genle Başkanı’nı taca çıkarmıştır. Bu kabul edilebilir bir şey değil. Biz siyasetçilerin toplumu yanıltacak beyanlarda bulunmamaları lazım. Bu konu 1 yıldır konuşuluyor ama 1 yıldır dikili bir eserleri yok. Onlar da taş üstüne taş koymak gayretinde olsalardı mutlaka bir şey yaparlardı. Ama bırakın onu daha planlama sürecini bile sonlandıramadılar. Bu konu Sayın Kılıçdaroğlu’nun söylediği gibi yeni bir şey değil. Ama sanki yeni bir icatmış gibi Sayın Soyer’de İzmirlilerin aklıyla alay eder gibi yeni bir şey çıktı bakalım anlayışında. Aylardır bu emsal artışı aylardır konuşuluyor. Ne yapmış Büyükşehir belediyesi? Bir çalışma var mı? Yetki tamamen onlarda. Hiçbir kurumun onayına tabi değil. Ama hep bir bahane ve mazeret var” ifadelerini kullandı.

AK Parti’nin emsal artışı konusundaki çalışmalara destek vereceğini belirten Kaya, “Bu işi çözmemiz lazım. Bu problemin ortadan kalkması lazım. Onlar yalan beyanlarla başarısızlıklarını örtmeye çalışsalar da bu konuda yapılacak her çalışmada AK Partili meclis üyelerimiz destek vermeye hazır. Bu konu 75 bin insanı ilgilendiriyor. Bizim arkadaşlarımız üzerlerine düşenleri yapacaklardır. Ama bu konuda çalışma yapacak olan Büyükşehir belediyesi. 1 yıldır şunu yaptım bunu yaptım diyorlar ama günün sonunda bakıyorsunuz ortada icraat yok. Anca mavi boncuk dağıtıyorlar” dedi.

"RESMEN BALTAYI TAŞA VURMUŞ VAZİYETTE"

Emsal artışı ve kredi onayı konuları üzerinden halk ile CHP arasında kopukluk olduğunu söyleyen Kaya, Kılıçdaroğlu’nu sert bir dille eleştirdi ve “Bence CHP ile vatandaş nezdinde bir kopukluk var. Gönümüzde sosyal medyada herkesin nerede ne yaptığı ortada. Ben sadece ‘CHP’nin İzmir Milletvekillilerinden tamamından daha fazla saha çalışmam var’ dedim. Bakın hiçbirinden tık yok. Ben daha fazla çalıştım. Çünkü Sayın Tunç Soyer, CHP’nin milletvekillerini sokağa çıkamaz hale sokmuştur. Trafik, koku, altyapı gibi problemler ve çözümsüzlüğü İzmirlinin burasına gelmiştir. Sayın Kılıçdarıoğlu yeni yeni halkın içine girmeye başladı. Baktığımızda bu problemi yeni görüyor. Bir yıl olmuş deprem olalı. Bir yıl sonra emsal artışı diyor. Bunun yanında Senin kredi beyanının Tunç Soyer yalanlamış. Bu da İzmir’e ve gündeme ne kadar uzak olduğunu gösteriyor. İki konuda da resmen baltayı taşa vurmuş vaziyette. Bu konular 6-7 aydır gündemde. Yeni değil. Vatandaşla diyaloglarına o kadar çok ara veriyorlar ki… Biz sürekli sahadayız. Bunlarda bir de seçim söylemi var. Ama bunlar yenilen pehlivan güreşe doymaz gibi ama vatandaşın gündeminde seçim yok. Her noktasında vatandaşlarımızla bir araya geldim. Onların da böyle bir talebi yok. Vatandaşın gündemine o kadar uzaklar ki! Bizim güdüğümüz İzmirli CHP’li belediye eziyetinden kurtulmak istiyor” diye konuştu.

“KALİFİYE ELEMANLAR İSTİHDAM EDİLEMİYORLAR”

Siyasette önemli olanın eser siyaseti yapmak olduğunun altını çizen Kaya, İzmir’deki hizmetlerinin engellenmeye çalışıldığını söyledi. Konuyu İnciraltı planları üzerinden örneklendiren Kaya, şunları söyledi; “Yapımında bizden kaynaklanan hiçbir sorun yok. Fakat maalesef CHP’nin İzmir’de istemezükçü bir siyaseti var. Biz İnciraltı planlarını 2 defa hazırladık ve açılan davalar sonucunda iptal edildiler. Burası düzensiz ve imarsız kalmış durumda. Orada artık toprak yapısı tarıma da uygun değil. Burasını İzmir’e kazandıralım istedik. Çevre ve doğa hassasiyeti taşıyoruz. Biz buraya fuardan daha büyük bir yeşil alan kazandıralım istedik. Artık insanlar fuarı kullanamıyorlar. İzmir’deki temel sorunlardan biri de istihdam. Kalifiye elemanlar istihdam edilemiyorlar. Çeyrek asırdır İzmir’i yöneten CHP bunun da önünü kapattı. Biz o alanı ayrıca ağlık turizminin merkezi haline getirelim istedik. Biz yıllardır Balçova Termalce kalmışız. Biz buraya salık turizmi temalı tesisler yapalım istedik. Burada 10 bin kalifiye elemanın istihdam edilmesini istedik. Bunların tamamını düşününce oradaki vatandaşlımızı da mutlu edecek bir çözüm üretelim dedik. Süreci şeffaf yürüttük. İnşallah yakın zaman içerisinde İzmir’in kronik sorunlarından biri olan bu sorunu ortadan kaldırıp İzmirli hemşerilerimizin kullanımına açacağız o alanı. Biz orada en başından beri yüksek kata karşıyız. Bunun olmasına izin vermeyiz.”

"HÜKÜMET OLARAK EN FAZLA RAYLI SİSTEM YAPTIĞIMIZ KENT İZMİR"

Kaya son olarak İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni ‘hizmetsizlik’ noktasında eleştiri yağmuruna tutarken “İktidar İzmir’e raylı sistem yapmıyor” söylemlerinin de gerçeği yansıtmadığını söyledi. Kaya, “Biz milletvekilliğini bıraktıktan sonra Göztepe Stadı, İnciraltı sorunun çözdük diyebileceğiz. İzmir’in en büyük sorunlarından biri trafik. Belediyenin yeni yollar açtığını görüyor muyuz? Yok. 4,5 milyon nüfuslu İzmir’de daha ulaşım master planı bile yok. Raylı sisteme gelirsek... İhalesi yeni yapılabildi. Oradaki algıyı düzeltmekte fayda var. Hükümet olarak bizim en fazla raylı sistem yaptığımız kent İzmir. İZBAN var. İZBAN hattı Aliağa’dan Selçuk’a kadar uzanıyor. O hat Bergama ve Kınık’a kadar da uzayacak. Büyükşehir ne yaptı bunca yılda? Büyükşehir ne yaptı bu kadar yıldır ulaşımda? 3,4-4 kilometrelik bir metro hattı. Bir de Buca metrosu ihalesine çıkacaklar da ne zaman olacak? Dünyanın en yavaş metro hattıdır bu. Bunun dışında yok. Bizim şu an 2. Çevre yolu projemiz var. ÇED süreci başladı. Sen de başka bir yol yap, başka bir çalışma yap. İmar planlarını yap. İzmir’in yüzde 65’i imarsız alan. İzmir’de trafiğin ve altyapının nedeni İzmir’in imarsızlığıdır. İzmir’in yüzde 65’i kaçak veya imarsız olduğu için biz bu sorunları yaşıyoruz. Biz hala kanalizasyonlar Körfez’e aktığı için koku problemi yaşıyoruz. Altyapı kanalizasyon… İzmir’in göbeğinde altyapı kanalizasyon yok.  Hakkari’de bile böyle bir durum yok. İzmir ulaşımından ele alalım. Bizim yaptığımız İZBAN olması, Konak tüneli ve birinci çevre yolu olmasa ne olur İzmir trafiği? Biz bunların hepsini iktidar olarak görevimiz olmamasına rağmen teker teker yaptık” dedi.

Editör: TE Bilisim