Sevgili dostlar siyaset, ticaret, STK ve spor uğraşlarımın içinde en hassas olduğum alanın engelliler olduğunu bir çoğunuz bilirsiniz..

Yıllardır bu aşamalarda öğrendiğim en önemli tespit;  ENGELLİNİN KARŞILAŞTIĞI ENGELİN TEMELİNDE, SAHİP OLUNAN ENGEL DEĞİL; ENGELİN YARATTIĞI FARKLILIĞI BAHANE EDEN TOPLUMUN ENGELLİYE KARŞI GELİŞTİRDİĞİ ENGELLİYİCİ TUTUMLAR YATMAKTADIR ...

İşte asıl sorun budur ve altını çiziyorum. Yıllardır bu tutumları ekip arkadaşlarım ile birlikte ortadan kaldırmaya çalıştık ama maalesef kabul edelim ki bunu kabullenecek nitelikteki üst düzey yöneticilerin sayısı o kadar az ki !!.. 2004 yılında Türkiye'de ilk defa Konak Belediye Meclisi’nde Meclis üyelerinden oluşan engelli komisyonunu kurup başkanlığını yaptım ve diğer ilçelerde de kurulmasını sağladım. Ekibim ile beraber sorunları ve çözüm önerilerini ayrıntıları ile birlikte tek tek gösterdik, sosyal sorumluluk projeleri hazırladık, uygulayın engel kalmayacak dedik… Ne Mutlu ki bugüne kadar kendi çapımızda bir şeyler üreterek farkındalığı sağladık.

Bütün bunlarda emeği olan Sevgili Metin Çınar A, Rukiye Acar Ablama, Pınar Nam Kardeşime, Levent Özmen Kardeşime, Funda Doğan A, Rahmetli Murat Pekdilber E, Engelli Dernek Başkanlarım İlknur Peder, Harun Kara, Gülgün Yorgancılar, Gündüz Koçak, Kamuran Parıltı, Tülay Yenice, Erdem Çerçioğlu, Metin Atak, Samet Başkak, Sevgili Mahmut, Fehmi gibi dostlarıma teşekkür ediyorum…

Ama yeterli mi? Hayır koca bir hayır ....

Sanıyorum engellilerin önündeki engellerin kalkmasını istemeyen birileri var. Uzun müddet başkalarının yapamadığı işleri başarınca bazılarını beceriksiz duruma düşürüyorsunuz onların da bu zoruna gidiyor. Bu sefer size de engel olmaya çalışıyor ve engellilerin engelleri böyle sürüp gidiyor... Önümüzdeki ay 10-16 Mayıs Engelliler Haftası.

Yine bazı yöneticiler yılda 2 tabak yemek verecek, 3 tane tekerlekli sandalye dağıtacak, hasta alt bezi dağıtacak , makamında ağırlayarak sırtını sıvazlayacak ve engelliye değer veriyorum diyecek.

Kardeşim bunları zaten yapmak zorundasın yapmazsan adama sormazlar mı sosyal belediyecilik, sosyal devlet anlayışı bu mu diye...

Bu duyarlılığı yürekten yapan dostlarımı tenzih ediyorum, ama maalesef ki durum bu... biz empati yapıp onları ilk günkü gibi desteklerken, bazıları oy için, yapmış olmak için yaptı ve engelli seyretti ...

Tüm Türkiye’de engellilere yönelik doğru dürüst sosyal etkinlikler yok, engellilere yönelik bitirilmiş doğru dürüst proje yok, yollar sıkıntılı, engelli tuvaletleri yok , onlar randevu istediğinde yok, getirilmiş hazır projelere eyvallah demezler ama 3 aralık, 10- 16 mayıs oldu mu biz engellileri çok seviyoruz !!!

Yok böyle bir şey. Kusura bakmayın bu camianın en iyi tanıdığı ve bu konuda Hakkı'nı vererek elinden geldiğince bir şeyler yapan biri olarak; HEDEFİ GÖRÜYORSUNUZ , HEDEFE VARIYORSUNUZ VE HEDEF OLUYORSUNUZ ..

Ne kadar acı değil mi? Bu anlamda 3 Aralık ve 10- 16 mayıs haftasını kutlamak için değil, farkındalık yaratmak için, engelli dostlarımızın sorunlarını çözmek için empati yapıp onların yanında yer almalıyız..

Ve hiç unutmayalım...

AMAÇ YAĞMUR ALTINDA KALMIŞ İNSANLARA ŞEMSİYE AÇMAK DEĞİL, BU YANGINI SÖNDÜRMEK İÇİN ÇALIŞMALIYIZ.