Bir ayrıcalıktır İzmir’de yaşamak. Bir başkadır gecenin rengi. Karanlıkta bile güvenilirdir sokakları. Sanki kulağıma bir şarkı sesi gibi gelir sessizlik. Yalnızlığımın şiirini yazar, okurum. Çoğalırım.
Ne zaman akşamları çıksam sokaklara, imbat bir aşkla dağıtır saçlarımı, bir şeyler anlatır gibi. Dilini anlamasam da duyumsarım esintisine gizlenmiş şarkılarını.
Tan yeri ağarırken, bir başka renge bürünür İzmir’in ufukları. Gece sabaha yenik düşer, yavaş yavaş doğan güneşle. Sabahın güneşi ince bir aydınlıkla dokunur kulağıma, ‘’doğmadım daha böyle bir güzelliğin üzerine’’ diye…
İzmir bu, imbatı, denizi, kıyıları, yakamozu, coşkusu ile bir başka buluşur geceyle, gündüzle. Gün batımının turuncu ezgileri bir başka söylenir Kordon’da, Güzelyalı’da, Karşıyaka’da, Alsancak’ta. Aşk bir başka yaşanır İzmir’de.
İzmir bu yapar gavurluğunu, incitmez umudu, barışı, yaşama sevincini, sevgiyi, sevdayı…
Barındırır içinde gizemli duyguları.
Başka nasıl anlatılır ki bu sevda. Şiirler, şarkılar söylenir adına.
İMBATIM MAVİ
Güle dokundum
Karanfile özendim
Yasemin güzüne
Açtım kapımı
Şehrim mavi
Sevincim, huzurum
Mavi.
Çocukluğumun olgunluğumun
Kenti İzmir
Körfezinde gün batımları kızıl
Mevsimleri hep bahar
Bu şehir esir etti kendinde beni
Düşlerim mavi
Şiirlerim bahar göğü gibi aydınlık
Gözlerime katılan ışık mavi
Körfezim
Gökyüzüm
Elbette bu şehir de
İmbatım mavi…
Buket Işıkdoğan Köse